29 Temmuz 2009 Çarşamba

TÜRKİYE NİN YAŞAMIŞ OLDUĞU KRİZLER


Türkiye Cumhuriyet ´ in kuruluşundan bu yana tam olarak 15 krizle karşılaşmış. Türk Halkı adeta kriz gerçeğiyle yüzleşmiş ve bu kriz dönemlerinin hepsinde sıfırın altında büyüme ile atlatılmış, eğer bugün bu krizleri yaşanmamış olsa idi muhakkak durum daha farklı olabilirdi.
ilk 20 ekonomi içerisin de değil de, ilk 10 ekonomi arasına girebilirdik. 86 yıllık cumhuriyet tarihin de ortalama olarak 5 yılda bir krizlerle ülke ekonomisi sarsılmıştır. Özellikle 1929 küresel dünya buhranın ´dan sonra krizlerle zorunlu olarak yaşanılmış. Krizleri tarihlere göre ele alacak olursak;

1929 KRİZİ-İLK KRİZ
Türkiye cumhuriyeti yeni kurulmuş olmasına rağmen dünyada patlak veren büyük buhranla sarsıldı. birde buna Lozan da tahhattüt edilen Osmanlı borçları eklenince Türk Ekonomisi zor günler geçirdi , Ama Atatürk bu süreçleri devletçi politikalarla aşmasını bilmiştir. Bu dönemde paranın değerini düşmüştür.

1948 KRİZİ
Savaş ´ dan sonrayı kapsayan bu dönemde ülke de genç nüfus askerlik altına alındığından üretim olmamış ve ülke ekonomi zor durumda kalmıştır. 1944 yılından itibaren bütçe açık vermeye başlamıştır.


1954 KRİZİ
Bu dönemde ilk olarak yabancı yatırım ve serbest piyasa ekonomisine geçiş dönemidir. 1951 den sonra bütçe devamlı açık vermiş, bundan sonraki 10 yıl boyunca dış ticaret açıklarıyla yüzleşmeye başladı. Kore savaşı ´ nın etkileri tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de hissedildi.Borçlar ödenemeyecek duruma geldi.

1958 KRİZİ
Serbest piyasa ekonomisinin uygulanmaya başlamasıyla 50 yıllardan kalan cari açıklar ´ ın dış borç ödemesi arttı devlet bu borçları ödemeyecek duruma geldi kriz patlak vermiş oldu. İMF nın acı reçeteleri uygulanmaya başlandı.

1969 KRİZİ
1969 kriz Türk parasının devalüe edilmesi ile sonuçlandı, yani bir kez daha TL´ nin değeri düşmüş oldu.

1974 KRİZİ
Petrol krizi olarak bilinen bu kriz petrol ´u ithal eden ülkemiz için zor günlerin yaşanmasına neden olmuştur. Petrol fiyatları 4 katına çıkmıştır. Bunun üzerine Kıbrıs barış harekatı ´ nın başlaması ve devlet in petrole sübvansiyon vererek tüketicilere özendirici yaklaşımı cari açığı arttırmıştır.

1978 KRİZİ
Bu kriz dışardan sağlanan kısa vadeli düşük faiz oranlı kredilerden dolayı çıkmıştır. 2 milyar dolar olan dış borç savurganlıklar sonucu 10 milyar dolara çıkmış, bunun ödenmesi güçleşmiş. Ve kriz patlak vermiştir.

1979-1980 KRİZİ
İkinci petrol krizi diyebileceğimiz bu kriz petrol fiyatlarının tavan yapması ile patlak vermiş, Türkiye 78 krizden yeni çıkmışdıki bi krizle daha karşılaşdı . Petrol fiyatları %150 oranın da arttı, işsizlik cumhuriyet tarihinin en yüksek oranı olan %20 leri görmüş oldu.

1986 KRİZİ
Darbenin ardından 24 Ocak kararları ´nın uygulanmaya başlanması ile patlak verdi. 1986 yılındaki kamu harcamalarındaki gözle görülüş krizin en önemli nedenlerindendir.


1988-1989 KRİZİ
Kamu açıklarının gözle görülür artışı ve dalgalanmalar faizlerin yükselmesine sebep olmuş. Döviz rezervi azalmış ve yüksek faizli ve kısa vadeli borçlanmış ülke ekonomisi borçları çeviremeyecek duruma gelmiş. 1989 yılına geldiğimizde ülke tam serbest piyasa ekonomisinin uygulandığı bir ülke olmuştur.

1991 KRİZİ
Bu kriz finansal kriz özelliği taşımaktadır. Bu krizin çıkmasında körfez krizi etkili olmuştur. Kısa vadeli borçların artmasına yol açmıştır.

1994 KRİZİ
Bu krizde finansal yapıya sahiptir. 93 ün sonunda başladı, 94 patlak verdi. Cari açık 1 milyar 6 milyar dolardan 6 milyar dolara çıkmış. Kısa vadeli borçlar tarihi rekorlar kırmış. Bu krizle yaklaşık 500 bin kişi işinden olmuştur.

1998-99 KRİZİ
Türkiye bu krize harcamaları kıstığı ve Enflansyon´u düşürmeye başladığı zaman yakalandı. Bir günde 6 milyar dolara yakın para çıkısı olmuştur.

2001 KRİZİ
Cumhuriyet tarihinin en büyük krizidir. Stand by anlaşmasının ardından uygulana istikrar programı krizin çıkmasındaki en önemli nedenidir bu krizle birçok banka ve kurum iflas etmiş. Krizin başlamasını Çankaya köşkünde yaşanan anayasa kitapçığı tartışması patlatmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder